HPV Tipleri Nelerdir?
HPV, 200’den fazla yüksek, orta, düşük riskli alt tipi bulunan ve en sık cinsel yolla bulaşan viral enfeksiyonlardan biridir. HPV tiplerinin bilinmesi, doğru test seçimi ve erken teşhis için kritik öneme sahiptir.
İnsan papilloma virüsü (HPV), genital bölge, ağız, boğaz ve ciltte enfeksiyonlara yol açabilen, cinsel yolla en sık bulaşan virüslerden biridir. Tıbbi literatürde şu an için 200’den fazla HPV tipi tanımlanmıştır. Bu tipler arasında yaklaşık 40 tanesi genital bölgeyi etkiler.
HPV tipleri, kanser yapma potansiyeline göre sınıflandırılır:
- Yüksek riskli HPV tipleri: Rahim ağzı, penis, anüs ve ağız–boğaz kanserleri ile ilişkilidir. En bilinenleri HPV 16 ve 18’dir.
- Orta riskli HPV tipleri: Kanser riski düşük ama tamamen yok değildir, bazı hücresel değişimlere yol açabilir.
- Düşük riskli HPV tipleri: Çoğunlukla genital siğil yapar, kansere dönüşme ihtimali yok denecek kadar azdır.
HPV Tipleri Kaç Tanedir?
HPV’nin bilimsel olarak tanımlanmış 200’den fazla farklı alt tipi (genotipi) bulunmaktadır ve bunların yaklaşık 40 tanesi cinsel yolla bulaşarak genital bölgeyi enfekte eder.
HPV (İnsan papilloma virüsü), DNA virüsleri grubunda yer alır ve farklı genetik dizilimlere sahip yüzlerce tipi bulunmaktadır. Bilimsel çalışmalarda şu ana kadar 200’den fazla HPV tipi tanımlanmıştır. Bu tiplerden yaklaşık 40 tanesi cinsel yolla bulaşarak genital bölgeyi (rahim ağzı, vajina, penis, anüs) enfekte edebilir.
HPV Tipleri Nasıl Belirlenir?
HPV tipleri, laboratuvarlarda yapılan HPV Genotipleme testi ile belirlenir ve bu test hangi virüs tipinin bulunduğunu kesin olarak gösterir.
HPV’nin sadece varlığını bilmek yetmez, hangi tipin mevcut olduğunun öğrenilmesi, kanser riski açısından kritik öneme sahiptir. Bu nedenle HPV testi, günümüzde en güvenilir yöntem olarak kullanılmaktadır. HPV tipinin belirlenmesi, özellikle rahim ağzı kanseri taramalarında (smear ve kolposkopi ile birlikte) tedavi planının şekillendirilmesinde büyük rol oynar.
HPV Tipleri Testi Nasıl Yapılır?
HPV tipleme testi, kadınlarda rahim ağzından alınan sürüntü örneği, erkeklerde ise penis veya anüs bölgesinden alınan sürüntü/doku örneği kullanılarak PCR temelli yöntemlerle yapılır.
Kadınlarda jinekolojik muayene sırasında, özel bir fırça yardımıyla rahim ağzından hücre örneği alınır. Bu örnek, laboratuvara gönderilir. Laboratuvarda,
Polimeraz Zincir Reaksiyonu (PCR) gibi yüksek hassasiyetli moleküler yöntemler kullanılarak örnekteki HPV DNA’sı çoğaltılır ve virüsün genetik kodu çözülerek hangi tipin mevcut olduğu tespit edilir. Erkeklerde ise görünür siğil varsa siğilden, siğil yoksa ilgili bölgeden sürüntü alınabilir.
Yüksek Riskli HPV Tipleri Hangileridir?
Yüksek riskli HPV tipleri, hücrelerde kanser öncüsü değişikliklere yol açabilen ve özellikle rahim ağzı kanseriyle ilişkilendirilen HPV tipleridir; en önemlileri HPV 16 ve HPV 18’dir.
Yüksek riskli HPV terimi, virüsün kanser yapma ihtimalinin yüksek olduğunu ifade eder. Bu tipler uzun süre vücutta kalıcı enfeksiyon oluşturduğunda hücre DNA’sına zarar verebilir ve kansere dönüşebilecek hücresel değişiklikler başlatabilir.
En Önemli Yüksek Riskli HPV Tipleri;
- HPV 16 ve HPV 18
- HPV 31, 33, 35, 39
- HPV 45, 51, 52, 56
- HPV 58, 59, 66, 68
Yüksek riskli HPV tipleri yalnızca rahim ağzı kanseriyle değil, anüs, penis, vajina, vulva ve ağız–boğaz kanserleriyle de ilişkilidir. Düzenli HPV testi ve smear kontrolleri, bu tiplerin neden olabileceği hücresel değişiklikleri erken dönemde yakalamak için kritik öneme sahiptir.
Orta Risk HPV Tipleri Hangileridir?
Orta riskli HPV tipleri, kanser yapma ihtimali düşük olan ancak hücresel değişikliklere yol açabilen HPV tipleridir. Orta risk HPV tipleri, yüksek riskli tipler kadar tehlikeli değildir fakat yine de bazı hücresel anormalliklere neden olabilir. Bu nedenle düzenli takip ve kontrollerde bu tiplerin varlığı göz ardı edilmemelidir.
Bilinen Orta Risk HPV Tipleri:
- HPV 26, 53, 73
- HPV 67 ve bazı diğer nadir tipler
Orta riskli HPV tipleri tek başına kansere dönüşme olasılığı çok düşük olsa da, bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde ve uzun süreli enfeksiyonlarda risk artabilir. Düzenli smear ve HPV DNA testi ile bu tipler de takip edilmelidir.
Özetle, orta riskli HPV tipleri tamamen zararsız kabul edilmez, düşük riskli tiplerden daha ciddi ama yüksek riskliler kadar tehlikeli değildir.
Düşük Riskli HPV Tipleri Hangileridir?
Düşük riskli HPV tipleri, genellikle kansere yol açma potansiyeli taşımayan ancak yaygın olarak genital siğillere (Kondilom) neden olan tiplerdir. En sık görülen düşük riskli tipler HPV 6 ve 11’dir.
En Sık Görülen Düşük Riskli HPV Tipleri;
- HPV 6 ve HPV 11
- HPV 40, 42, 43, 44
- HPV 54, 61, 70, 72, 81
Düşük riskli HPV tipleri kansere dönüşmez. Genellikle genital siğil (kondilom) şeklinde bulgu verir. Estetik ve psikolojik açıdan rahatsızlık verici olabilir. Tedavi edilseler bile yeniden çıkma eğilimindedirler, bu nedenle düzenli takip gerekir.
Düşük riskli HPV tipleri yaşamı tehdit etmez ama yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir.
Düşük Riskli HPV Kanser Yapar mı?
Düşük riskli HPV tipleri kansere yol açmaz; yalnızca genital siğil ve yüzeysel cilt lezyonları oluşturur.
HPV tipleri, kansere yol açma potansiyeline göre sınıflandırılır. Düşük risk grubundaki tipler (özellikle HPV 6 ve 11 hücre DNA’sına zarar vermez, bu nedenle rahim ağzı, anüs veya ağız–boğaz kanserlerine dönüşme riski yoktur.
- Düşük riskli tipler en sık genital siğil (kondilom) yapar.
- Bazı tipler solunum yollarında papillomatozis adı verilen iyi huylu lezyonlara neden olabilir.
- Tedavi sonrası tekrar ortaya çıkabilme ihtimalleri vardır, bu yüzden düzenli kontrol önemlidir.
Düşük riskli HPV tipleri kansere dönüşmez ama bulaşıcıdır, siğiller aracılığıyla cinsel partnerlere geçebilir. Bu nedenle tedavi edilmesi ve bulaşın engellenmesi gerekir.
HPV Tipleri ve Kanser İlişkisi
Yüksek riskli HPV tipleri, özellikle HPV 16 ve 18, rahim ağzı kanseri başta olmak üzere birçok kanser türünün en önemli sebebidir.
HPV’nin 200’den fazla tipi olsa da bunlardan yaklaşık 14 tanesi yüksek riskli olarak kabul edilir. Bu tipler uzun süre vücutta kalıcı olduğunda hücre DNA’sında değişikliklere neden olur. Bu değişiklikler zamanla rahim ağzı (serviks) kanseri, anüs kanseri, penis kanseri, vajina/vulva kanseri ve ağız–boğaz kanserlerine yol açabilir.
Kanser İlişkisine Dair Önemli Noktalar;
- HPV 16 ve HPV 18: Tüm rahim ağzı kanseri vakalarının yaklaşık %70’inden sorumludur.
- Diğer yüksek risk tipleri (31, 33, 45, 52, 58 vb.): Kalan kanser vakalarının çoğunu oluşturur.
- Düşük riskli tipler: Kanser yapmaz, yalnızca genital siğillere yol açar.
HPV DNA testi ile yüksek riskli tiplerin tespiti, kanser taramasında altın standarttır. Erken teşhis sayesinde hücresel değişiklikler henüz kansere dönüşmeden tedavi edilebilir.
HPV Tipleri Ne Kadar Sürede Kansere Dönüşür?
HPV tipleri ile kanser arasındaki ilişki, virüsün yüksek riskli tiplerinin özellikle 16 ve 18 hücre içine girerek, hücresel döngüyü kontrol eden E6 ve E7 proteinleri devre dışı bırakması ve bu sayede hücrelerin kontrolsüz çoğalmaya başlamasıyla gelişir.
HPV ile enfekte olan kişilerin büyük çoğunluğu, virüsü bağışıklık sistemi sayesinde 1-2 yıl içinde vücudundan temizler. Özellikle HPV 16 ve 18 gibi yüksek riskli tipler, vücutta uzun süre kalırsa hücre DNA’sına zarar verir. Bu durum zamanla kansere dönüşebilecek hücresel değişikliklere yol açar.
- 0–2 yıl: Bağışıklık sistemi çoğu vakada HPV’yi temizler.
- 2–5 yıl: Kalıcı enfeksiyon oluşabilir, hücresel değişiklikler başlar.
- 5–10 yıl: İleri düzey hücresel bozukluklar gelişebilir.
- 10–15 yıl: Rahim ağzı kanseri gibi kanser türlerine dönüşme ihtimali artar.
Düzenli Pap smear ve HPV DNA testi, bu sürecin erken evrelerinde anormallikleri yakalamak için hayati önem taşır. Bu nedenle özellikle 30 yaş üstü kadınlarda düzenli tarama önerilir.
HPV 16, 18 Pozitif Ne Demek?
HPV 16 ve 18 pozitif çıkması, kişinin rahim ağzı kanseri başta olmak üzere bazı kanserler açısından en yüksek risk grubunda olduğunu gösterir.
HPV 16 ve HPV 18, tüm rahim ağzı kanseri vakalarının yaklaşık %70’inden sorumludur. Bu sonuç, kişinin yüksek riskli grupta olduğunu gösterir. Ancak, pozitif bir sonucun hemen kanser olduğu anlamına gelmediği bilinmelidir. Bu durum, 6 ayda bir kontrol, kolposkopi ile takibin başlatılmasını gerektiren bir uyarı işaretidir. Düzenli takip ile kanser gelişimi, öncü aşamada engellenebilir.
HPV Tipleri ve Genital Siğil
Genital siğillerin (Kondiloma Aküminata) neredeyse tamamı, düşük riskli HPV tipleri olan Tip 6 ve Tip 11 tarafından oluşturulur.
Genital siğiller, virüsün cilt ve mukoza hücrelerinde hızlı ve anormal büyümeye neden olması sonucu ortaya çıkan, karnabahar benzeri lezyonlardır. Bu lezyonlar kanser riski taşımaz, ancak bulaşıcıdırlar ve kozmetik ve psikolojik rahatsızlığa yol açabilirler. Siğillerin varlığı, yüksek riskli tiplerin de olup olmadığının mutlaka taranmasını gerektirmez, ancak genel HPV tarama programları dahilinde değerlendirilmelidir.
Genital siğiller tedavi edilse bile tekrar çıkabilir. Tedavi yöntemleri arasında kriyoterapi (dondurma), lazer, cerrahi çıkarma ve topikal ilaçlar bulunur. HPV aşısı, hem yüksek riskli tipleri hem de siğile neden olan düşük riskli tipleri kapsayarak korunmada etkilidir.
HPV Tipleri Değişir mi?
Bir kişinin vücudundaki HPV tipi genetik olarak değişmez, fakat kişi, aynı anda birden fazla farklı HPV tipi ile enfekte olabilir (süperenfeksiyon) veya zamanla bir tipi temizleyip yeni bir tip alabilir.
HPV DNA yapısı sabit kalır. Virüs, vücutta bir kez yerleştikten sonra, genetik yapısını değiştirerek başka bir tipe dönüşmez. Ancak cinsel aktif bir birey, zaman içinde yeni partnerler veya farklı bulaşma yolları ile daha önce sahip olmadığı yeni bir HPV tipini (hem düşük hem de yüksek riskli) alabilir. Bu duruma çoklu enfeksiyon denir. Bağışıklık sistemi güçlü olduğu sürece, vücut genellikle enfekte olduğu tipleri belirli bir süre içinde temizleme yeteneğine sahiptir.