AIDS Belirtileri Nelerdir?
AIDS belirtileri ateş, gece terlemesi, kilo kaybı, ishal, lenf bezi şişmesi, ağız yaraları, cilt döküntüsü, halsizlik ve akciğer enfeksiyonlarıdır. Bu belirtiler, HIV enfeksiyonunun ilerlemiş evresinde bağışıklık sisteminin ciddi biçimde zayıfladığını gösterir.
AIDS ilk belirtileri halsizlik, ateş ve lenf bezi şişmesiyle başlar. AIDS ilerledikçe vücudumuzun sindirim, solunum ve cilt gibi farklı organ sistemlerinde çok daha ağır belirtiler ortaya çıkar. Bu nedenle AIDS belirtileri, yalnızca basit semptomlar değil, hastalığın ileri evreye geçtiğini gösteren hayati uyarı işaretleridir.
En Sık Görülen AIDS Belirtileri
- Ateş
- Gece terlemesi
- Kilo kaybı
- İshal
- Lenf bezi şişmesi
- Ağız yaraları
- Cilt döküntüsü
- Halsizlik
- Akciğer enfeksiyonları
AIDS belirtilerinde ağız içinde iyileşmeyen yaralar, pamukçuk ve aft benzeri lezyonlar ortaya çıkarak hem beslenmeyi hem de konuşmayı zorlaştırabilir. Ciltte döküntüler, morumsu lekeler veya Kaposi sarkomu adı verilen özel lezyonlar oluşabilir. Bunlara ek olarak gece terlemeleri ve yüksek ateş atakları kişinin yaşam kalitesini ciddi oranda düşürür. AIDS belirtileri ilerledikçe fırsatçı enfeksiyonlar daha sık görülmeye başlar. Normalde sağlıklı kişilerde kolayca kontrol altına alınabilen hastalıklar bağışıklık sistemi zayıfladığı için daha ağır seyreder.
AIDS İlk Belirtileri
AIDS ilk belirtileri, virüs bulaştıktan sonraki haftalarda ortaya çıkan ateş, halsizlik, lenf bezi şişmesi, boğaz ağrısı, cilt döküntüsü ve sürekli yorgunluktur.
AIDS başlangıcında görülen ilk belirtiler çoğu zaman grip ya da basit enfeksiyonlarla karıştırılır. Bu nedenle kişiler, hastalığın erken sinyallerini önemsemeyebilir. Oysa bu evrede fark edilen belirtiler, erken tanı ve tedavi şansını artırır. Çünkü bağışıklık sistemi bu aşamada henüz tamamen çökmemiştir ve antiretroviral tedaviye başlanmasıyla hastalık kontrol altına alınabilir.
AIDS ilk belirtileri, aslında HIV enfeksiyonunun bağışıklık sistemine verdiği ilk ciddi uyarılardır. AIDS ilk belirtileri görüldüğü kişilerde uzun süren yorgunluk, iştahsızlık, boğaz ağrısı ve açıklanamayan ateş yükselmeleri görülebilir. Vücutta lenf bezlerinin boyun, koltuk altı veya kasık bölgesinde şişmesi, bağışıklık sisteminin virüse karşı verdiği yanıtı gösteren en dikkat çekici bulgulardandır. Bazı hastalarda ciltte kızarıklık, döküntü veya aft benzeri ağız yaraları da bu dönemin erken belirtiler arasındadır.
AIDS Belirtileri Kaç Günde Ortaya Çıkar?
AIDS belirtileri, virüs bulaştıktan sonraki ilk 2-4 hafta içinde ateş, boğaz ağrısı, lenf bezi şişmesi ve cilt döküntüsü şeklinde ortaya çıkar.
AIDS belirtileri genellikle 1-2 gün ile 2-4 hafta sürer ve çoğu zaman grip ya da başka viral enfeksiyonlarla karıştırılır. Daha sonra şikâyetler kaybolur ve hastalık uzun süre sessiz seyreder. Ancak tedavi alınmazsa yıllar içinde bağışıklık sistemi zayıflar ve asıl AIDS evresine özgü belirtiler ortaya çıkar.
İlk günlerde ortaya çıkan bu tablo halk arasında AIDS belirtileri olarak bilinse de, aslında bağışıklık sisteminin virüse karşı verdiği ilk tepkilerdir. Bu dönemde kişilerde yüksek ateş, gece terlemesi, baş ağrısı, halsizlik, kas ve eklem ağrıları, iştahsızlık ve boğaz ağrısı gibi şikâyetler gelişebilir. Bazı kişilerde cilt döküntüleri, ishal ya da ağız içinde aft benzeri yaralar da görülebilir.
AIDS belirtileri kısa sürede görülebilir fakat bu semptomlar genellikle geçicidir. Hastalığın ilerleyen dönemlerinde ortaya çıkan asıl AIDS bulguları çok daha ağırdır.
AIDS Belirtileri Ne Zaman Başlar?
AIDS belirtileri, virüs bulaştıktan kısa süre sonra ilk haftalarda kendini göstermeye başlar. AIDS belirtileri erken dönemde grip benzeri şikâyetlerle başlayabilir, yıllar sonra bağışıklık sistemi zayıfladığında çok daha ağır şekilde ortaya çıkabilir. AIDS ilerledikçe ağır tablolar genellikle yıllar içinde bağışıklık sistemi zayıfladığında ortaya çıkar.
HIV virüsü vücuda girdikten sonra bazı kişilerde 2–4 hafta içinde ateş, boğaz ağrısı, lenf bezlerinde şişlik, halsizlik ve cilt döküntüsü görülür. Bu erken şikâyetler halk arasında AIDS belirtileri olarak tanımlansa da aslında vücudun enfeksiyona verdiği ilk tepkilerdir. Bu dönemden sonra hastalık uzun süre sessiz kalabilir ve kişi yıllarca belirti yaşamayabilir.
Asıl ileri evre AIDS belirtileri bağışıklık sistemi çökmeye başladığında başlar. CD4 hücre sayısı kritik seviyelere düştüğünde kişi, uzun süren ateş, gece terlemesi, kilo kaybı, ağız yaraları, cilt lezyonları ve fırsatçı enfeksiyonlarla karşı karşıya kalır.
AIDS Belirtileri Vücudun Neresinde Başlar?
AIDS belirtileri vücutta en sık olarak lenf bezlerinde şişlik, sindirim sisteminde ishal ve kilo kaybı, ağız içinde yaralar, ciltte döküntüler ve solunum yollarında tekrarlayan enfeksiyonlarla başlar.
Bağışıklık sistemi zayıfladığı için tek bir bölge değil, vücudun birçok sistemi aynı anda etkilenir. Lenf bezlerindeki büyüme (boyun, koltuk altı, kasık) hastalığın erken dönemde fark edilebilen işaretlerindendir. Sindirim sistemi tutulduğunda kronik ishal, karın ağrısı ve iştahsızlık ortaya çıkar. Ağız ve boğazda pamukçuk, aft, iyileşmeyen yaralar hem yemek yemeyi hem de konuşmayı güçleştirir. Ciltte morumsu lekeler, döküntüler ve Kaposi sarkomu gibi özel lezyonlar görülebilir. Solunum yollarında ise öksürük, nefes darlığı, zatürre ve diğer akciğer enfeksiyonları sık tekrarlayan sorunlardır.
Bazı hastalarda sinir sistemi de etkilenebilir; unutkanlık, konsantrasyon güçlüğü ve nörolojik şikâyetler gelişebilir. Dolayısıyla AIDS belirtileri vücudun tek bir noktasında değil, farklı organ ve sistemlerde aynı anda ortaya çıkabilir.
AIDS belirtileri genellikle lenf bezleri, sindirim sistemi, ağız, cilt ve solunum yollarında başlar, ilerledikçe tüm vücudu etkiler.
AIDS Belirtileri Ne Kadar Sürer?
AIDS belirtileri, erken dönemde 1-2 hafta sürebilir ve geçici olarak kendiliğinden geçer. İlk haftalarda görülen ateş, boğaz ağrısı, lenf bezi şişmesi ve döküntü gibi şikâyetler kısa süre içinde iyileşir. Ardından AIDS uzun sessiz bir döneme girer.
Bu dönemde kişi yıllarca belirti yaşamayabilir veya çok hafif, arada görülen şikâyetler görülebilir. AIDS İleri evreye geçildiğinde ise hastalık tablosu değişir. Kilo kaybı, gece terlemeleri, ağız yaraları, kronik ishal, akciğer enfeksiyonları ve cilt lezyonları sürekli devam eden bir hâl alır. Ataklar sıklaşır ve iyileşmeler kısa sürer.
AIDS belirtilerinin ne kadar süreceği kişiden kişiye değişkenlik gösterir. Bunun sebebi kişinin genel sağlık durumu, beslenme, bağışıklık sistemi ve geçirdiği hastalıklardır. Özellikle 2-3 haftadan uzun süren ateş, ishal, hızla verilen kilo, geçmeyen ağız yaraları ya da nefes darlığı gibi AIDS belirtileri varsa gecikmeden HIV testi yaptırmak kritik önem taşır.
Erkeklerde AIDS Belirtileri
Erkeklerde AIDS belirtileri, penis bölgesinde kızarıklık, kaşıntı, yanma, sık tekrarlayan mantar–bakteri enfeksiyonları, kasık bölgesinde lenf bezlerinde şişme, sık sık yükselen ateş, gece terlemesi, ağız içinde yaralar, ciltte lekeler, kolay yorulma ile kendini gösterir.
AIDS belirtileri erkeklerde çoğu zaman bitmeyen bir yorgunluk ve halsizlik hissiyle başlar. İştah azalır, kısa sürede kilo verilebilir. Boyun, koltuk altı ya da kasıktaki lenf bezleri fark edilir şekilde şişebilir. Ağız içinde aftlar ve pamukçuk (beyaz plaklar) yemek yemeyi acılı hâle getirir; bu da kilo kaybını hızlandırır. Ciltte morumsu–kırmızı lekeler veya inatçı döküntüler görülebilir. Solunum yolu enfeksiyonları (uzun süren öksürük, sık zatürre atağı) tekrarlayabilir.
Penis bölgesinde özellikle sünnet derisi çevresinde kızarıklık, kaşıntı, yanma ve kötüleşen kokuya eşlik eden mantar atakları, skrotumda (torbalarda) deri tahrişi ve iyileşmeyen küçük yaralar dikkat çekebilir. Bu şikâyetler çoğu zaman “basit” sanılıp ertelenir; oysa bağışıklık zayıfladığında kaybolsa bile kısa sürede tekrarlar. İki–üç haftadan uzun süren ateş/ishal, hızlı ve açıklanamayan kilo kaybı, nefes darlığı, geçmeyen ağız–genital yaralar gibi AIDS belirtileri varsa vakit kaybetmeden test yaptırmak gerekir.
Kadınlarda AIDS Belirtileri
Kadınlarda AIDS belirtileri, sık tekrarlayan vajinal mantar ve akıntı, adet düzensizliği, alt karın ağrısı, kilo kaybı, uzun süren ateş, gece terlemesi, ağız içinde yaralar ile kendini gösterir. Bağışıklık sistemi zayıfladıkça şikâyetler daha sık ve uzun sürer.
AIDS belirtilerinin kadınlarda günlük hayatta dikkat çeken ilk özelliği vajinal akıntıdaki değişim olur. Vajinal kokunun artması, kaşıntı, yanma, ilişki sırasında ağrı veya tekrarlayan mantar atakları ile devam eder. AIDS belirtileri ilerledikçe bu enfeksiyonlar kısa aralıklarla geri döner. Ağız içinde pamukçuk, boğazda yanma ve yutma güçlüğü eşlik edebilir. Birçok kadında adet döngüsü düzensizleşir. Bazen aralar kısalır veya uzar, bazen beklenmedik ara kanamalar olur. Uzayan ve yoğun kanamalar kansızlığa (anemi) yol açtığından sürekli yorgunluk, baş dönmesi görülmeye başlar.
Alt karında ağrı, bel–kasık hattına vuran huzursuzluk, ilişki sonrası artan ağrı ve ateş yükselmeleri pelvik bölgedeki enfeksiyonların işareti olabilir. Aynı dönemde iştah azalır, kilo hızlıca düşmeye başlar; uzun süren ishal ve karın krampları günlük yaşamı zorlar. Solunum yolu enfeksiyonları da sık tekrarlar: bitmeyen öksürük, merdiven çıkarken çabuk nefes nefese kalma ve sık zatürre atakları görülebilir. Bu şikâyetlerin ortak noktası, kısa aralarla yeniden tekrar etmeleri ve her seferinde biraz daha uzun sürmeleridir.
AIDS belirtileri tek başına kesin tanı anlamına gelmez. Benzer belirtiler başka hastalıklarda da görülebilir. Ancak iki–üç haftadan uzun süren ateş veya ishal, açıklanamayan kilo kaybı, geçmeyen vajinal enfeksiyon–akıntı, anormal kanamalar, nefes darlığı ya da ağız–boğaz yaraları varsa gecikmeden bir test yaptırmak önemlidir.
AIDS 2003 Yılından Bugüne Uzmanlık Alanımız
AIDS belirtilerine bakarak karar vermek çoğu zaman yanıltıcıdır. Çünkü ateş, yorgunluk, kilo kaybı veya ağız yaraları gibi şikâyetler birçok farklı hastalıklarla karışabilir. Doğru bilgiye ulaşmanın tek yolu HIV testidir. Belirsizlikle yaşamak, hem ruhsal hem de bedensel olarak yıpratıcı olabilir.
Mavi Laboratuvarlar Grubu olarak, 2003 yılından bugüne binlerce hastamıza doğru, güvenilir ve hasta odaklı hizmet vermekten gurur duyuyoruz. AIDS ve Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar için Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Sema GÜLDÜREN, Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Gülden ÖZSOY ve Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Hamit ASSAF liderliğinde, alanında deneyimli uzman doktorlarımız ve güçlü laboratuvar ekibimizle yanınızdayız. Çapa, Ataköy, Beykent ve Kozyatağı şubelerimizde, en son teknoloji laboratuvar alt yapısı ile sizlere hizmet vermekteyiz.
Bizim için her HIV testi yalnızca bir laboratuvar işlemi değil, bir insanın hayatına dokunan, sevdiklerinin geleceğini koruyan ve umut veren en değerli adımdır. Belirsizlik, insanı en çok yoran duygudur. Birkaç dakikalık bir HIV testi, aylarca hatta yıllarca sürecek kaygılarınızı sona erdirir. Erken tanı sayesinde tedaviye zamanında başlanır, yaşam kalitesi korunur ve en önemlisi de güven duygusu yeniden kazanılır.
AIDS belirtilerine bakarak endişe etmek yerine, kesin ve güvenilir sonuç için HIV testi yaptırmak hayatınızın en doğru kararı olacaktır.